Investing.com – ABD ile Çin arasında nadir elementler üzerinden tırmanan ticaret gerilimi, piyasaları tedirgin etmeye devam ederken, küresel bankalar olası gelişmelere dair analizlerini paylaşıyor. Goldman Sachs, iki ülke arasındaki gerilimin tam kapsamlı bir ticaret savaşına evrilmeden, tarafların pozisyonlarını yumuşatacağı ve mevcut tarifeler üzerindeki “duraklama” kararının uzatılacağı yönünde öngörüde bulundu. Çin’den gelen son ihracat ve ithalat verileri de bölgesel pazarların artan önemine işaret ediyor.
Goldman Sachs: “Yönetilen çatışma sürecek”
Goldman Sachs analizine göre, ABD Başkanı Donald Trump’ın Çin’in nadir element ihracatına getirdiği kısıtlamalara karşılık olarak %100’e varan ek gümrük vergisi tehdidinde bulunmasının ardından tarafların sert adımlardan kaçınacağı tahmin ediliyor. Banka, özellikle nadir toprak elementlerinin küresel tedarik zincirindeki kritik rolü nedeniyle, bu krizin yönetilen bir çatışma senaryosunda kalacağını öngörüyor.
Banka, Mayıs ayında varılan geçici gümrük tarifesi duraklama anlaşmasının uzatılabileceğini, hatta süresiz hale geleceğini de raporladı. Trump’ın agresif söylemlerinin pazarlık amaçlı, Pekin’in ihracat kısıtlamalarının ise teknoloji ve askeri alanlardaki stratejik üstünlüğünü koruma amacı taşıdığı değerlendirmesi de raporda yer aldı.
Citi: “Çinli sanayi şirketlerinin kârları risk altında”
Citi analistleri, ABD’nin Çin’den ithalata %100 ek gümrük vergisi tehditlerinin Çinli sanayi şirketleri üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğini bildirdi. Özellikle ABD ile yakın ticari bağları olan ancak üretimi veya hammadde tedariki Çin’de bulunan şirketlerin gelir ve kârlılıklarında baskı oluşabileceği kaydedildi.
Analistler, Zhejiang Dingli Machinery, Chervon ve Stanley Black & Decker gibi şirketlerin doğrudan etkilenebileceğini belirtti. Ancak olası fiyat hareketlerinin, önceki yıllarda yaşanan ilk karşılıklı vergilendirme süreci kadar sert olmayacağı tahmin ediliyor.
ABD’ye ihracat geriliyor, diğer pazarlarda artış var
Çin’in Eylül ayında ABD’ye olan ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre %27 azaldı. Ağustos ayında bu düşüş %33 seviyesindeydi. Bu istatistikle birlikte Çin’in ABD’ye ihracatı altı aydır aralıksız düşüş gösteriyor. Buna karşın Çin’in küresel ihracatı aynı dönemde %8,3 artış göstererek 328,5 milyar dolara yükseldi.
Eylülde yalnızca ihracat değil ithalat da beklentileri aşarak %7,4 artış gösterdi. Afrika, Güneydoğu Asya ve Hindistan gibi bölgeler Çinli üreticiler için güçlü pazarlar haline gelirken, Çin’in dış ticaret fazlası bir önceki aya göre düşerek 90,45 milyar dolara geriledi. Bu rakam, analistlerin 98,96 milyar dolarlık beklentisinin de altında kaldı.
Tarifeler gerginliği artırıyor, iletişim kanalı askıya alındı
ABD Ticaret Temsilcisi Jamison Greer, Çin’in nadir toprak elementleri ihracat kontrollerini genişletmesinin ardından Pekin ile bir telefon görüşmesi yapılması talebinin Çin tarafından ertelendiğini açıkladı. Greer, Çin’in bu yaklaşımını “bir güç gaspı” olarak nitelendirerek, kararı kamuoyu kaynaklarından öğrendiklerini dile getirdi.
Bu gelişmeyle birlikte ABD, 1 Kasım itibarıyla Çin’e yönelik %100’lük yeni gümrük vergilerini başlattı ve kritik yazılımlara ihracat kontrolleri getirdi. Çin ise henüz ABD ürünlerine yeni vergiler uygulamasa da ABD’yi çifte standartla suçladı. Pekin yönetimi, nadir elementlere ilişkin ihracat kısıtlamalarının askeri alandaki güvenlik endişelerine dayandığını savundu.
Julius Baer: “Çin piyasasında düşüş kalıcı değil”
Julius Baer stratejisti Richard Tang, Çin borsalarında son dönemde görülen geri çekilmelerin uzun vadeli yükseliş trendini bozmayacağını söyledi. ABD’nin 1 Kasım itibarıyla başlattığı ek tarifeler nedeniyle Çin ile doğrudan iş yapan şirketlerde kısa vadeli düşüşler görülebileceği kaydedildi.
Tang, ABD ile Çin’in uzun süreli bir ticaret savaşına girmek yerine, görüşmeleri sürdürmeye devam edeceğini öngörüyor. Tarafların, özellikle küresel ekonomi üzerindeki olumsuz etkileri önlemek amacıyla çatışmayı tırmandırmak istemediğine dikkat çekildi.
